28 Aralık 2009 Pazartesi

TÜRKİYE EURO 2016 YA ADAY OLDU

2016 Avrupa Futbol Şampiyonası için UEFA tarafından belirlenen resmi başvuru süresi sona ererken, Türkiye, İtalya ve Fransa'nın ayrı olarak, Norveç ile İsveç'in ise ortak adaylık başvurusu yaptıkları bildirildi.

Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamada, 24 takımlı ilk Avrupa Şampiyonası finalleri olacak Euro 2016'yı düzenlemek için, 4 adayın resmi başvuruda bulunduğu kaydedilerek, şu ifadelere yer verildi:
''Türkiye, İtalya, Fransa tek başına aday olurken, Norveç ve İsveç ortak adaylık başvurusunda bulundu.

Adaylık ile ilgili ikinci süreç 3 Nisan'da başlayacak. Aday ülkeler, resmi adaylık dosyalarını 15 Şubat 2010'a kadar hazırlayıp UEFA'ya sunacak. UEFA'nın da dosyaları inceleyerek EURO 2016'yı düzenleyecek ülke ya da ülkeleri 27 Mayıs 2010'da açıklaması bekleniyor. Euro 2016'yı düzenleyecek ülkeden, belirlenen kriterlere uyan 9 stadı hazırlaması isteniyor.''

1990 Dünya Kupası'nı düzenleyen İtalya, ülkedeki holigan sorunu ve eskimiş statlar nedeniyle 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipliğini, Ukrayna ve Polonya'ya kaptırmıştı. Fransa da ev sahipliği yaptığı 1998 Dünya Kupası'nda şampiyon da olmuştu.

İsveç 1958 Dünya Kupası ve 1992 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı organize ederken, Norveç şimdiye dek herhangi bir uluslararası futbol turnuvasına ev sahipliği yapmadı.
Konuyla ilgili Fenerbahçe resmi internet sitesinden bir açıklama yaptı:

Türkiye, Euro 2016'ya aday oldu; TFF 2009 UEFA Finali'nin oynandığı Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu'nu aday stadyumlar arasında göstermedi!


EURO 2016 adaylık başvurusu çerçevesinde, TFF'nin organizasyon logosunun tanıtıldığı ve maçların oynanacağı statların açıklandığı toplantı, geçtiğimiz hafta gerçekleştirilmiştir. Organizasyonun gerçekleştirileceği stadyumlar arasında 2009 UEFA Kupası Finali'ne ev sahipliği yapmış, ülkemizin en modern ve en güzel stadyumu olan Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nun yer almaması bizleri son derece şaşırtmıştır.



Üzülerek ifade etmek isteriz ki, bu durum, bugünkü TFF'nin yönetim anlayışının geldiği noktanın kamuoyu tarafından anlaşılması bakımından son derece iyi bir örnektir. Bu kararın alınmasında yoğun çabaları olduğunu bildiğimiz, TFF Genel Sekreteri Ahmet Güvener'in ve Genel Sekreter Vekili Orhan Gorbon'un profesyonel yöneticiler olarak, kulübümüze karşı asla tarafsız olamayacakları bu karar ile bir kez daha ortaya çıkmıştır. Önce ulusal basına, kasıtlı olarak stadımızın çevresinde otopark sorunu olduğu şeklinde haberler sızdırılmış, bu şekildeki haberler hemen sonrasında TFF tarafından yalanlanmış ve sonuçta kamuoyu geçtiğimiz hafta açıklanan karara hazırlanmıştır. Bugün proje ve çizim safhasında olan (aday) stadyumların, EURO 2016'ya hazır olacağına inananların, stadımızın çevresindeki bugünkü otopark sorununun 2016'ya kadar çözülemeyeceği gerekçesi ile aldıkları karar ciddiyetten ve objektiflikte uzaktır. Bunun da ötesinde, TFF tarafından alınan karar, 2009 UEFA Kupası Finali'nin stadımızda oynanmasına karar veren UEFA'nın stadımızın yeterliliği konusunda aldığı kararın inkarı niteliğindedir. TFF Başkanı Sayın Özgener tanıtım konuşmasında, "Türkiye'nin son olarak, 2009 UEFA Kupası Finali'ni düzenleyerek uluslararası organizasyonlardaki rüştünü ispat ettiğini" söylemiş, ancak ne var ki TFF'nin rüştünü ispat ettiği final maçının oynandığı stadyum olan Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu, EURO 2016 Finalleri'nin oynanacağı stadyumlar arasına girememiştir. Bu durum karşısında bizler, TFF'nin rüştünü ispat ettiğine ilişkin TFF Başkanının iddialı açıklamalarına şüpheyle bakmaktayız. Kuvvetle muhtemeldir ki, bu açık çelişki üzerine her vesileyle stadımıza olan beğenisini açıklayan başta Sayın M. Platini olmak üzere UEFA yetkilileri de TFF'nin rüştünü ispat ettiğine dair, Sayın Başkanın açıklamasına itibar etmeyeceklerdir.



TFF'nin adaylık başvurusunun değerlendirileceği, Mayıs 2010 tarihinde UEFA tarafından başvurunun kabul edilmesi halinde ve ancak bu tarihte başlansa bile en geç 2016 yılında stadımızın çevresindeki otopark sorunu kalıcı olarak kolaylıkla çözülebilecek bir durumken, bugün mevcut çevresel durum, stadımızın EURO 2016'da ev sahipliği yapacak stadyumlar arasında olmamasına gerekçe olarak gösterilmiştir. Hal böyleyken henüz tek bir kazma vurulmamış stadyumların EURO 2016'ya hazırlanmasının bir sorun olarak görülmemesi ise tam bir çelişkidir.


Spor kamuoyu, konuyla alakalı olarak aşağıdaki soruların cevaplarını öğrenme hakkına sahiptir.


-Organizasyona ev sahipliği yapacak şehir ve stadyumların, organizasyon komitesi tarafından belirlenmesinde hangi kriterler etkili olmuştur? Stat ve şehir seçiminde dikkate alınan yegane kriter büyük oranda seçilen stat ve şehirlerin TFF Yönetim Kurulu Başkan ve Üyelerinin yaşadıkları şehirler olmaları mıdır?

***

-En az seçilen şehirler kadar potansiyelleri olan Trabzon, Ş.Urfa, Diyarbakır gibi şehirler böyle bir organizasyon için ev sahipliği yapmaya neden layık görülmemiştir.? Bunun herkesçe kabul edilebilecek mantıklı bir izahı var mıdır? Bu iller, 2016'ya kadar hangi kriterleri sağlayamayacağı düşüncesiyle bu organizasyon çerçevesinde yer bulamamıştır?


***


-Bu şehirler arasında yedek şehirler varsa, yedek olarak düşünülen şehirleri esas şehirlerinden ayıran ince kriter nedir? Bu yedek şehirler, esas şehirler kadar organizasyonu yapma yeterliliğine sahip olarak görülüyorsa neden yedekte tutularak organizasyonun ülkemizin bir bölümünde toplanmasına karar verilmiştir? Bu durum, organizasyonun alınması halinde büyük yatırım olanaklarına kavuşacak aday şehirlerin seçiminde TFF Başkan ve Yönetim Kurulu üyelerinin ne denli etkili olduklarını göstermez mi?

***


-Asya ve Avrupa kıtaları arasında uzanan İstanbul, ev sahibi adayı olduğu her organizasyonunda "kıtaları birleştiren şehir" imajı ile ön plana çıkmış ve bu güçlü yönü ile aday olduğu her organizasyonda ev sahipliğine seçilmişken, İstanbul'un Asya kıtasında bulunan parçasının ve bu parçasında mevcut potansiyelin EURO 2016 organizasyonu dışında tutulmasının akla sığan bir izahı var mıdır?

***

-Organizasyonun dışında kalan bu büyük alanın kapasitesi ve potansiyeli diğer aday şehirlerin toplamından daha büyük değil midir? Bu durum hangi objektif gerekçe ile komite tarafından göremezden gelinmiştir?

***

-Avantajlar ve dezavantajlar bir arada değerlendirildiğinde, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nun bu organizasyonun Türkiye'ye alınmasına ve başarılı ile organize edilmesine sağlayacağı büyük fayda nasıl olmuş da göz ardı edilmiştir?

***

-Organizasyon komitesinin, adaylık sürecindeki bütçesi nedir? EURO 2008 ve EURO 2012 adaylık süreçlerindeki bütçeler ile kıyaslanırsa EURO 2016 adaylık bütçesi EURO 2008 ve EURO 2012'nin adaylık bütçesinin kaç katı olmuştur?

***

-EURO 2016 Organizasyon komitesinin içinde bulunan Sayın Ahmet Güvener ve Sayın Orhan Gorbon, stadyum inşaatı ve renovasyon projeleri ile spor organizasyon, danışmanlık, araştırma, inceleme konularında faaliyet gösteren bir büyük yabancı şirketin Türkiye Temsilciliğinde bulunmuşlar mıdır? Halen bu temsilcilikleri faaliyette midir? Bu temsilcilikleri üzerinden TFF'ye herhangi bir iş yapmışlar mıdır?

***

-2009 UEFA Kupası Finali'nin organizasyonu işi, Sayın Ahmet Güvener'in TFF Genel Sekreteri olduğu dönemde, başka bir teklif alınmaksızın, TFF tarafından, dışarıdan Sayın Orhan Gorbon'un sahibi olduğu bir şirkete verilmiştir. Bu şirketin, başka bir teklif alınmaksızın, bu önemli işi almasını sağlayan üstün yönü nedir? Sayın Orhan Gorbon'un bu şirketine, TFF tarafından söz konusu organizasyon ile ilgili ne kadar ücret ödenmiştir?

***

-EURO 2016 Organizasyonu kapsamında yapılması planlanan stadyumların, mimari konsept proje işi için teklif veren şirketlerin arasında Sayın Ahmet Güvener ve Sayın Orhan Gorbon'un halen Türkiye temsilcisi oldukları şirkette var mıdır? Bu şirketin verdiği teklifin tutarı nedir? Söz konusu iş, bu şirketin teklifinin şüpheli görülmesi üzerine çok daha düşük bir fiyatla başka bir şirkete verilmiş midir?


***

-EURO 2016 için büyük ölçüde yeni bir mimari uygulama ya da yenilemeye ihtiyaç bulunmayan, "Hazır bir stadyum durumunda" olan Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nun EURO 2016 için düşünülmemesinde bu durumun herhangi bir etkisi olmuş mudur?

Yetkililerden, kamuoyunun aydınlatılması adına bu soruların cevaplanmasını bekliyoruz.



Fenerbahçe Spor Kulübü

1 yorum:

  1. bende bu organizasyondan dışlanan şehirlerden adanada yaşayan bir a.demirspor taraftarı olarak f.b kulübünün bu haklı isyanına katılıyorum eğer kriter mesafeyse söylesinler bakalım adanalılara adana nereye 500 km uzak türkiyeye mi

    YanıtlaSil