7 Ocak 2010 Perşembe

SUÇ VE CEZA



İnsanlar haklarını aramak için bağımsız mahkemelerde dava açabilir, buna engel yoktur; fakat mahkemeleri gereksiz yere meşgul etmenin de cezası verilmelidir. Mahkemeleri gereksiz olarak meşgul etmenin cezası mahkeme giderlerini ödemek şeklinde görülür çoğunlukla. Dünyada pek çok hak ihlali gerçekleşmektedir, bu ihlallere karşılık ceza veya hukuk davaları açılabilir; fakat daha büyük ihlaller varken küçüklerini şikayet etmenin de bir esprisi olacağını zannetmiyorum. Ayrıca devletin cezayı en son çare olarak kullanması taraftarıyım; çünkü insanları suça iten nedenleri ortadan kaldırmak ceza vermekten daha makul ve daha kolay bir çözümdür.

İnsanları suça iten nedenlerin kaldırılmasının en iyi yolu bunu eğitimle sağlamaktır, eğitim ailenin çocuğuna verdiği eğitimmle başlar ve okullarda devam eder. İyi bir bireyin yetişmesi için ailelelere büyük sorumluluklar düşmektedir. Gerekirse ailelere de bu bilinç aşılanmalıdır, ülkemizi domuz gribinden daha fazla tehdit eden bir olay vardır ki; bu da giderek artan suç oranlarıdır.

Elbette sadece eğitim de yeterli değildir, ülkemizde yeterli istihdam söz konusu değildir; bu yüzden aileler dağılmakta ve suç oranını da bu tarz olaylar artırmaktadır. Ekonomik refah yükseldikçe suç oranları buna bağlı olarak azalmaktadır. Ekonomik refah sadece iş adamlarının rahata ermesi değil, aynı zamanda toplumun tüm tabakasının da bu paralellikte rahata ermesidir. Bunlar sağlandıktan sonra huzursuzluğun ve suç oranının artması savunulamaz ve artmıyacaktır da....

YASAYLA YASAK GETİRMEK ÇÖZÜM DEĞİLDİR...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder